Sitemiz Köşe Yazarı Öğretmen Mustafa TETİK İlk Yazısını Yazdı
Kim bu cennet vatanın uğruna olmaz ki feda?
Şühedâ fışkıracak toprağı sıksan, şühedâ!
Cânı, cânânı, bütün varımı alsın da Hudâ,
Etmesin tek vatanımdan beni dünyâda cüdâ.
MİLLİ ŞAİRİMİZ VE MARŞIMIZ
Milletlerin kaderini değiştirenler sizce kimlerdir? Usta siyasetçiler, kurt politikacılar mı? Yoksa zaferden zafere koşan muzaffer komutanlar mı? Ya da bütün bunların hepsine ilham, millete moral, askere ümit olan şairler mi?
Şairlerdir bir milleti yaşatanlar, şairlerdir zaferlere tercüman olanlar ve şairlerdir en karanlık gecelerde sabahı müjdeleyenler. Milli şairimiz Mehmet Akif ERSOY bu özelliklere sahip, kalemini milleti uğrunda bir kılıç gibi kullanan, milletinden ve tarihinden almış olduğu güçle yine milletine yol gösteren, geleceğe ışık tutmuş ender bir şairimizdir.
1873 yılında İstanbul’da sade bir Osmanlı ailesinde dünyaya gelen Akif’in doğduğu ve çocukluğunun geçtiği yıllar Osmanlı Devletinin her alanda çöküş yılları idi. Avrupalı Devletler tarafından hasta adam ilan edilmiş olan asırlık çınar; önce Balkan Savaşları ve hemen ardından I.Dünya Savaşı yenilgileri ile sadece toprak kaybetmemişti. Koca bir devlet ve millet belki de en önemli hazinesini yani ümidini kaybetmişti. Böylesine karamsar bir ortamda devlet adamları ve aydınlar çeşitli fikir akımlarının peşine düşmüş; kimi İngiliz himayesini, kimi Turancılığı savunadursun Anadolu halkı yokluk ve sefalet içinde yeni bir savaşın eşiğindeydi.
Asıl Mesleği Baytarlık olan Mehmet Akif bu görevi dolayısıyla Anadolu, Rumeli ve Arabistan’ı gezmiş halkın durumunu yakinen inceleme fırsatı bulmuştu. Ona göre bu millet tekrar ayağa kalkabilirdi. Ancak üzerindeki ümitsizliği atması lazımdı. Şair önce Sebilür Reşad ve ardından Sırat-ı Müstakim adlı dergiler çıkararak bu dergilerde yazdığı şiir ve yazılarla millete yön verdi, moral oldu. Anadolu’yu işgal eden itilaf Devletlerinin niyetlerini ve durumun vahametini en etraflı bir şekilde halka anlattı. Bununla da yetinmedi cami kürsülerinde verdiği vaaz ve hutbeleriyle halkı birlik ve beraberliğe, milli mücadeleye desteğe çağırdı. Akif’in bu çalışmaları milletin titreyip kendisine gelmesine ve Mustafa Kemal Paşa önderliğindeki milli mücadele çatısı altında birleşmesinde çok etkili oldu. Kurtuluş Savaşına fiilen katılmak için Anadolu’ya geçen Mehmet Akif Burdur Milletvekili olarak TBMM’ne girdi. Daha sonra Konya ayaklanması çıkınca Konya’ya gönderildi. Halka yaptığı etkili konuşmalarla isyanın bastırılmasını sağladı. Kastamonu Nasrullah Camiinde verdiği etkili vaazla Sevr’i millete en iyi şekilde anlattı. Onun bu vaazı çoğaltılarak bütün illere ve ordulara dağıtıldı.
Kurtuluş savaşımızın devam ettiği yıllarda ulusal heyecanı arttırmak amacıyla bir milli marş yazılması gereği duyuldu. Maarif Vekâleti (Milli Eğitim Bakanlığı) bir marş yazma yarışması düzenledi. Birinci olacak esere de 500 lira ödül koydu. Yarışmaya 734 şiir katılmasına rağmen hiç biri marş olarak beğenilmedi. Böyle bir şiir para karşılığı yazılmaz düşüncesiyle yarışmaya katılmayan Akif’i Milli Eğitim Bakanı Hamdullah Suphi (TANRIÖVER) Bey ve yakın dostları ikna ederek yarışmaya katılmasını sağladılar. Taceddin Dergâhında 48 saatte yazdığı şiir12 Mart 1921 günü TBMM’nde defalarca okunarak alkışlar arasında İstiklal Marşımız Olarak kabul edildi.
Maddi durumu çok iyi olmayan Akif Para ödülünü almamış ve bu ödülü marşı ithaf ettiği kahraman ordumuza bağışlamış, paltosunu satarak geçimini sağlamış o kışı paltosuz geçirmiştir. Kendi şiir kitabı olan Safahat’a İstiklal Marşını koymamış bunun sebebini soranlara da : “O benim değil milletimin eseridir. Allah bu millete bir daha İstiklal Marşı yazdırtmasın” demiştir.
İstiklal Marşında İstiklalin Türk Milletinin hakkı olduğunu vurgulayan Akif; sanatını ve kalemini milleti için konuşturmuş olan bir Türk aydınıdır. Çağdaşı bazı yazarlar gibi köklerini inkâr edip tamamen Avrupa’ya bağlanmamış Batıdan iyi ve faydalı olanı alıp kendi kültürümüz içinde yükselmemiz gerektiğini savunmuştur.
Şairimizi bir kez daha yâd ediyor, saygıyla anıyoruz.
Mustafa TETİK
Sosyal Bilgiler Öğrt.