23 Aralık 2024 Pts

Revan Çocuğa Mektup

Sen, ey çocuk! İnsanların kahpeliğinden, hayatın zalimliğinden habersiz geldin dünyaya

 

Revan Çocuğa Mektup

Savaşta önce masumiyetler parçalanır bombaların fünyelerinde. Sonra çocukların kan kokuları ile yoğrulmuş duyguları ve saf hayalleri karışır alev toplarına. Büyümez, büyüyemezler bedenleri yaşlansa da o çocuklar. Yaşanan dehşetin ortasında travmalar yerleşmiştir körpe beyinlere ve her an bir kartal pençesi keskinliği ile ömür boyu sıkar durur hayata güzel bakmak isteyen çabalarını… Ve bir toplumun kökten değişim tohumları serpilir çocukların istikbal tarlalarına.

Sen, ey çocuk! İnsanların kahpeliğinden, hayatın zalimliğinden habersiz geldin dünyaya. Sen bulunduğun yerde olmak için seçilmiştin be küçüğüm ama seni suçlu sayan, senin sahip olduklarına göz diken hırsız ve arsız toplumlardır. Elinde tehdit unsuru silahlar ile tüm insanlığı korkutabilen kahpeler… Oysa en az onlar kadar suçlu olan, direnmemek için sebepler üreten korkaklara da sözün vardır mutlaka…

Oyun oynamak isterdin ey çocuğum elbet sen de yaşıtların gibi. Uçurtmalar uçurup, kırlarda koşmak isterdin. Pamuk şekerleri yerken burnunun ucuna yapışmasına kahkahalar atarak bir oyun düşler, mizansen yaratmak isterdin. Dönme dolaplara binmek, yaş günlerinde pastalar keserek büyümenin gururunu paylaşmak isterdin. Oysa semalarda uçurtma yerine, alıcı kuşlar gibi insan avına çıkmış katillerin uçakları uçuyor şimdi. Şekerlemelerin şerbetleri yerine burun uçlarında göz yaşlarına karışan sümükler, salyalar akıyor şimdi. Seni kollayacak, yüzünü silecek anne yok; seni koruyacak babanın parçalanmış bedenini çöl kumları yutmuş. Sen bahtsız çocuk, sen talihsiz çocuk! Duadan başka silahı olmayanları affet.

Senin feryadını duyuyorum ey çocuğum duymayanlar olsa da. Bakışlarında gizlenmiş çığlıklar yırtıyor arşı :”Ey hayvan hakları diye meydanlarda gösteri yapanlar! Çocuk hakları adına nerdesiniz? Ölen köpeğine mezar yaptırıp her sabah başına gidenler! Çocuklar bu kadar değersiz mi sizce? Bu zalimce savaşlarda çocukların göz ardı edilmesi ne ahlaki ne vicdani bir davranışa sığıyor mu? “ diyor gibisin ama ey çocuğum, bu insanların hem ahlaksız hem vicdansız olduğunu öğreneceksin yavaş yavaş…

Yalnızız çocuğum. Artık su çürümüş tuz kokmuş. Bahar geldi bak nisan bir şakaları da unutuldu. En kötüsü kendimizi de unuttuk çocuğum. Ne kimliğimizi hatırlıyoruz ne kendimizin değerini anlıyoruz. Beyinlerimizde çağın boş fikirleri, sırtımızda ipekliler, bineklerimiz araç olmaktan çok gösteriş amaçlı… Sen ağla çocuğum hem de hep ağla, bizim için de ağla çünkü biz ağlamayı da unutmuşuz. Bir yerlerde çocuklar ölür, çocuklar öksüz kalırmış… Yok çocuğum yok o toplumların izleri tarihin derinliklerinde bile kalmadı artık.

Senin ağlayışların bombalarla bizi yok eden, sömürenler için değil, bizim bu zelil hale düşmüşlüğümüz adına olsun. Bükülmez bilekli Cedlerimizin mirasçıları olarak pörsümüş pazularımızın düştüğü hale ağla. Sırtını dağlar yerine koyarak diğerinin sırtına dayama yerine birbirini yok etmeye çalışan kardeşlerin musibetlerden hisse almayışlarına ağla. Şunu bil ki çocuğum, her şey bitmek için başlar, başlayan her şey de mutlaka biter.

Sen güneşin alnında ağlıyorken, güneş yanıyor arından. Yağmurlar utancından başka yerlere yağıyor. Karanlıklar hicab içinde ve ay hep akşamdan doğuyor. Yıldızlar uzak duruyor kirpiklerinde doğan ışıklarda boğulmamak için. Sen ey çocuğum yüreğinin eteklerinde topladığın bahar çiçeklerinden taçını giyerken cennet köşklerinde sana selam duracaklar arasında en önde olacağım. Aciz olduğumu itiraf edişime ağlama olur mu? Ben ağlamaya çalışacağım ve bilmesem de ağlamanın tadını öğreneceğim bir gün mutlaka.

Sen gök kuşağını bilir misin çocuğum. Belki de hiç görmedin. Savaş bulutlarında oluşmazlar elbet bu yüzden görmedin. Ama bir gün savaş bulutları gidecek ve bomba kokusu sinmiş çöllerde çiçekler açacak. Mazlumların kanıyla sulanmış zambaklar, laleler süsleyecek geçtiğin yolları. “Ne zaman?” El cevab:” Hiçbir zaman.”

Veysel Şensoy

01.04.2011 Bursa

Related Articles

1 Yorum

  1. Selam abi,

    Gene konuşturmuşsun kalemini herzamnki gibi. Bu sefer bende dayanamadım ve Revan bebeğe bir mektupta ben yazdım. Site yönetimi yayınlarsa herkes okusun diye. Benim düşünceme göre tüm bu olanlardan Revan bebekleri suçlu ilan ettim bunun nedenlerinide yazımda ifade ettim. Bakalım kimler bana hak verecek.

    Neyse abi bu hisli yazılarının devamını bekliyoruz kalemine sağlık..

    Murat GÜl

    Rusya

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz

1,465BeğenenlerBeğen
0TakipçilerTakip Et
19AboneAbone Ol

Çok Okunanlar