Ordu-Akkuş’ta Turizm-1

Akkuş'ta Turizm Nasıl Gelişir. Cevabı bu yazıda

ORDU-AKKUŞ’TA TURİZM-1

    Köyleri ve Beldeleriyle birlikte çevresi ortalama yüksekliği 1200 metre,  ilçe merkezi 1360 metre rakıma sahip olan Akkuş ilçemizin Ordu ilinin iç kesimindeki (tabiat olarak) en güzel ilçesi olduğu diğer ilçeleri gezenlerce söylenmektedir. İlçe merkezinin denize uzaklığı 60 km. olan Akkuş, tertemiz kayın (gürgen) ormanları, serin ve bazen sisli yaylaları, Tifi çayı, Kevgür Kalesi, Büyük ve Küçük Kertil mesire yerleri, dereleri ve trackinge (doğa yürüyüşü) oldukça müsait vadileri ile dikkat çekici bir coğrafyadır.

    Akkuş’ta önceden görev yapmış Konyalı bir öğretmen arkadaşa ilçeyi nasıl bulduğumu sorunca:  “ Keşfedilmemiş yeryüzü cennetlerinden birisi ”  demişti. Bu oralı olduğumuz için mi bize öyle geliyor, yoksa hakikaten öyle midir? Bunu anlamak istiyorsanız, Akkuş’ta görev yapmış yâda geçmiş-gezmiş insanlara sorunuz, %80 aynı cevabı alıyorsunuz.

   Küresel ısınma diye bir olgu (vakıa) olduğu bugün bir gerçektir. Yaşlı dünyamızın atmosferi bir derece ısınmıştır. Birçok yerde göller kurumuş, ırmaklar azalmıştır. Elbette sevindirici, ümitlendirici gelişmelerde olsa da (yağışların artması gibi) artık yeşil olan yerlerin mevcudiyeti çok değer kazanmaktadır. Ülkemizde tümüyle bir Karadeniz bölgesi küresel ısınmanın en az etkilendiği yer olmakta, Akkuş’ta Orta Karadeniz’in en güzel yerlerinden birisi durumunda olmaktadır.

  Bugün turizme eğilmek, turizme yatırım yapmak istiyorsanız aşmanız gereken mühim engeller var: Evvela bulunduğunuz yerin ya tarihi, ya doğal, yâda başka bir ilgi çekici özelliği olması gerekir. Yoksa insanlar niye gelsinler, neden masraf etsinler? Akkuş’umuzun bu konuda sıkıntısı yoktur, Yüce Yaratıcı olanca tabiat güzelliklerini, yüce sanatını çok yer gibi buraya olanca enginliğiyle bahşetmiştir.

  Evet, Akkuş tarihi bir yer değil, baştanbaşa doğal güzellikleri olan bir yer. Bilhassa orman ve yaylagüzellikleri ön plana çıkıyor. Peki başka ne lazım turizm için?: Önce yol falan derler ya, aslında önce yol değildir, önce tesis gerekir, yani otel, apart otel, restoran, sosyal mekanlar lazım. Zira (şükrolsun) birçok kez tatil yapmış biri olarak bir örnek vereyim: Trabzon Uzungöl’de 2001 yılında 4 gün bir otelde kaldım. Uzungölün doğru dürüst bir yolu bile yoktu fakat sayısız otel-pansiyon ve tesisi vardı. Yani Uzungöle gelen bir adamın açıkta kalması-kalacak yer bulamaması mevzubahis değildir. İki şeyi daha vardı ki oraya geliyorum:

  İkincisi tanıtım-reklam yapmak gerekiyor, hatta bu bile yeterli değil, devamında kesinlikle ama kesinlikle seyahat acenteleriyle-tur şirketleriyle irtibata geçip, buraya ya sabit turlar koydurmaya muvaffak olacaksınız, yâda burayı tur güzergâhına aldıracaksınız. Yoksa sonuçsuz reklam neye yarar! Uzungöl zaten elli senedir iyi tanıtılmış bir yer! (Tanıtımı da ilginçtir, kartpostal için verilen fotoğraflarla başladığını tahmin ediyorum)

  Ve üçüncüsü yöre halkı kesinlikle turisti yâda tatile geleni diyelim, rahatsız etmeyecek! Açık iki kadın görse peşine düşmeyecek, bu konuda belediyeler ve polis vatandaşa sınırları gösterecek, alıştıracak! Sonra en önemlisi de zaman içinde halkın turizm kültürü kazanmasıdır. Yoksa oraya gelen turistin halka ekonomik katkısı olmaz. Halk yabancı turist varsa dil öğrenecek, konuşabilecek, malını tatlı dille satacak, evini pansiyona dönüştürebilecek. Uzungölde bu kültür yerleşmiş, kimse kimseyi rahatsız etmiyor.

  Dördüncüsü ise yol ve altyapıdır. Bakın yıllardır konuşuyoruz, Niksar-Ünye yolu diyoruz, işte bir türlü yapılmıyor! Akkuşta turizm gelişsin, Akkuş turistik bir yer olsun bakın nasıl yapılıyor hemen yolu? İşte Uzungöl böyle gelişti, en sonunda çift şeritli otoyol yapıldı. Bugün zaten baştanbaşa tarih ve tabiat zengini Trabzon’un en önemli iki turistik yerinden birisi, bir tabiat harikası olan Uzungöl, çok iyi değerlendirilmiş, üzerine çalışılmış ve sonuç alınmış bir örneğidir. Bugün bir markadır.1200 metrede bir düzlükte çam ve gürgen ormanları arasında bir çöküntü gölü ve çevresi gayet iyi değerlendirilmiştir.

  Şimdi Uzungöl diyorum, neden Antalya demiyorum, çünkü Antalya sınıfı bir turizm örneği değil Akkuş! Yoksa Antalya’ya gittim-kaldım, inceledim ancak Antalya tarzından Akkuşun değil, Ünye’nin, Perşembe’nin alacağı dersler var. Daha çok bizim Uzungöl, Abant ve Ilgaz türü turizm yapılanmasından gitmemiz gerektiği kanısındayım.

  Neler yapılabilir? Bir defa Akkuşta turizm yatırımına merkezden başlamak lazım. Çok inceledim, gezdiğim-daha önce incelediğim yerlerle kıyasladım, ilçede en uygun yerlerin başında Orman İşletmesinin o Tekkegöğsü tepesi yamacına yayılmış müstakil lojmanları ve merkez lojmanı geliyor. Enfes bir yamaç! Kim bu işi yapacaksa, ne yapıp edip, bu lojmanları Orman İşletmesinden ya alması yâda 49 yıllığına kiralaması lazım. Bu noktada Belediyeye büyük iş düşüyor. Yâda (ki eski başkan Lütfi beyde böyle düşünüyordu) bu yatırımı bizzat belediyenin yapması lazım. Buradaki lojmanlar elden geçirilir-tamir edilirse mükemmel apart oteller olurlar. Bugün içinde Orman müdürü-mühendisleri-hakim ve savcıların oturduğu büyük lojmanda alınmalı ve burası da üstü otel altı restoran yapılmalıdır. Şu an belediyenin bu işi yapabilecek durumu gözükmüyor. Fakat buranın Ormandan alınması özel bir şahsın yapabileceği bir iş değil, illaki Belediye ve Kaymakamlığın bu izni alması-yardımcı olması gerek.

 Burasına ilaveten ikinci teklifim, Yüksekokul binasının yanındaki iki apartman şeklindeki Milli Eğitime bağlı lojmanların (ki artık buraları Yüksekokula yurt olarak verinizde açılsın şu okul) ilerisindeki düz alanında turizm alanı olarak değerlendirilmesidir. Buraya Lise yapılacağını duydum, yazıktır, etmeyin bundan vazgeçin! Başka yere Lise yapın, yâda mevcut yeri genişletin, taraça usulü üst yerleri fabrikadan bir şekilde alarak saha yapın! Fakat böyle enfes bir yeri zayi etmeyin! Zira akkuş’ta düz yer sıkıntısı var. Dediğim yeri bilmem anlatabildim mi, fabrikanın Akkuşa girerken sağda kalan eski müstakil lojmanlarını kast ediyorum. Bu harika alandaki eski lojmanlar ıslah edilip-tipleri bozulmadan modern bir dizaynla elden geçirilirse fevkalade apart oteller olurlar. Ayrıca ortaya bir yere restoran, boş olan alanlara futbol-basket-voleybol sahaları yapılırsa harika bir turistik tesisi kazanılmış olacaktır.

   Bu iki yer ayrı ayrıda düşünülebilir, tek bir komplekste olabilir. Sorun bu yatırımı kimler yapacaktır, kimler destek ve yardımcı olacaktır!

Bahadır KAYIM