Senin varlığın korksun benim büyük sevgimden, sevenimden, sevdiğimden
KORKMUYORUM İSTANBUL ARTIK SENDEN……!
Hayalimde ki Sevgilimle buluştum koca kent, senin yüreğinde,
Senin en serin sularında, boğazın gizem dolu güzelliğinde.
El ele, göz göze, yürüdüm sahil boyunca, kıskandırdım elleri sevdiğimle.
Yağmur altında, kışı baharı, dört mevsimi yaşadım, İstanbul senin sokaklarında.
İstanbul’da, Sarıldı belime, koydu beni yüreğinin en derin yerine.
Yürüdüm sevdiğimle Beyoğlu’nun dar sokaklarında gözü gözümde,
Oturdum köprü altında, bir barda sevdiğim karşımda, sigaram elimde,
Ben çayımı yudumlarken, içti sevdiğim sevgimi gizem dolu güzelliğinde.
Hep hayalimdi, sevdiğimle İstanbul'da buluşmak, buluşup ta el ele gezmek,
İstanbul’a bizde aşığız senin gibi bak çalkalanıyor yüreğimiz diyebilmek,
Saatlerce sokaklarında dolaşıp, denizin rüzgârını tenimizde hissedebilmek,
Boğazın güzelliğinde, hasretini duyduğum o sevgiyi doya doya yaşabilmek.
Sultan Ahmet’te buluşup, bizim için belki bir gün diyerek dualar etmek,
Sarıyer de buluşup, karşılıklı bir masada balık yiyip, sevgimizi şarap gibi içmek,
Kadıköy’de bir sandala binip, yelkenleri açıp, alabildiğince uzaklara gitmek.
Adalarda buluşup, kimsenin yaşayamadığı aşkları bir anda dolu dolu yaşayabilmek.
Denizin serinliğini bedenimizde, rüzgârın yelini tenimizde hissetmek,
Üşürken aşkımızla yanmak, senin derin sularında sevgiyle sarılmak,
Üsküdar da gidip, Kız kulesinde buluşup, bizi kimse ayıramaz diyebilmek,
Hayalimdi İstanbul sana gelip, hayalde olsa sevdiğimle buluşmak.
Yaşayamasam da İstanbul senin geceni sende, saklayamasam da sevdiğimi bedenimde,
Ağlayamasam da doya doya sevdiğimin göğsünde, akan yaşları yanaklarımdan silemese de,
Oynayamasa da saçlarımla, bakamasa da gözlerimin derinliklerine, göremese de kendini,
Dileğim, en yüksek tepene çıkıp, seviyorum aşkım seni deyip, tüm İstanbul’a haykırmak,
Dokunup sarılamasam da sana sımsıkı, yaşayamasak ta arzularımızı en doruk noktasında,
İçemesem de aşk şarabını sevdiğimle, çalarken şarkımız Kumkapı meyhanesinde,
Gezemesek de eski İstanbul’u, dillere destan sevgisini yaşayamasak ta,
Dolaştım İstanbul senin aşk dolu kaldırımlarında, dar sokaklarında, yıldızların altında.
Seyredemesek de tan yerinin doğuşunu, mehtabın denizle buluşmasını.
Sımsıkı sarılıp yatmasak ta koyun koyuna, uyuyamasak ta aynı yatakta,
Göremesek te aynı rüyayı, uyanamasak ta birlikte tan yerinin ağarmasıyla,
Dolaştım sevdiğimle el ele İstanbul senin her yanı aşk kokan sokaklarında.
Bütününü bu koca kentin, adım adım gezip, her semtinde aşkımızı yaşayamasak ta,
Doyumsuz güzelliğinin, gizemini, mehtabını, geceni, gündüzüne bağlayamasak ta.
Yaşayamasam da gençliğimi, kadınlık arzularımı sevdiğimin koynunda,
Korkmuyorum artık İstanbul senden, senden ve senin gizem dolu sevginden.
Gördüm İstanbul gördüm senin güzelliğini göremediğim sevdiğimin güzelliği yanında.
Sana gelmenin, seninle buluşmanın, sana kavuşmanın hazzını yaşadım yıllar sonra.
Görünce unuttum sevdiğimin kollarında, sıcacık koynunda, yandım senin aşkınla.
Geldim İstanbul geldim gelmek isteyip de bir türlü gelemediğim sana geldim aşkımla.
Korkarak uzaktan baktığım, denizinden, gizeminden korktuğum İstanbul sana geldim
Geldim ve sende seni değil sende aşkımı yaşadım, hayalimdeki sevdiğime kavuştum.
Artık korkmuyorum senden İstanbul, ne senden ne de gizem dolu sevdalarından,
Sende seni değil, sende yıllardın hayalini kurduğum, aşkımla buluştum yıllar sonra.
Ne sen doydun bize İstanbul, nede biz doyabildik aşkımıza İstanbul’da
Korkmuyorum İstanbul artık senden, senden ve gizem dolu büyüklüğünden.
Korkmuyorum İstanbul artık senden, senden ve aşk dolu denizinden.
Senin varlığın korksun benim büyük sevgimden, sevenimden, sevdiğimden,
HAYALİMDEKİ EŞİMDEN………..!
30.05.1988.-.30.05.1992 yaşanılan birlikteliğin ardından. Saygıyla.
30.05.2011
FATMA SAYILIR