22 Aralık 2024 Paz

Çocuğuna 5 TL’lik Penye Alamayan Aileler Varken, Çeşitli Makamlar Oluşturularak 10 Bin TL Maaş Alanlar Oluyor

Haber Yapmaz isek vicdanımız bizi sorgular

 

Çocuğuna 5 TL'lik Penye Alamayan Aileler Varken,

Çeşitli Makamlar Oluşturularak

10 Bin TL Maaş Alanlar Oluyor

 

Son zamanlarda bir çok konularda halka inilmediğini düşünüyoruz. Hak ve adalet gibi dengelerin önde tutulmasının gerekliliğini bir kez daha öne çıkmasını istiyoruz.

 

Cumhurriyet kurulduğu günden beri TBMM'nde Vekillere bir sekreter, birde danışman tahsis ediliyordu. Bu sene ise bu sayı arttı. Yanılmıyorsak bir sekreter, 2 danışman ve 1 şoför tahsis edildi. Basından okuduğumuza görede maaşları epeyce yüksek olacakmış.

 

Cumhurriyet kurulduğu günden beri Kamu kurumları bir bakan ve müsteşar gibi kadrolar ile idare edilirken, bu sene birde bakan yardımcılığı kadrosu oluşturuldu. Hemde bakan yardımcısı 10 Bin Tl maaş alacak. Genelde bu kadroya atanan kişilerde eski vekiller olunca, vekil emekli maaşını da alırlar herhalde eğer vekil emeklisi bakan yardımcısı olmuş ise herhalde aylık eline 15 Bin Tl'den aşağa maaş geçmez. ( Çocuğuna 5 TL Penye alamayan Anne olduğu kimin aklına geliyor)

 

Vekiller ve Bakanlar düşünülüyor da ya en iyi hizmeti yapsın diye İlçelerde görev yapan Kaymakamlar neden düşünülümüyor. Bildiğim kadarı ile Akkuş Kaymakamlığında Kaymakam, yazı işleri Müdürü birde Veri Hazırlama Kontrol İşletmeni ve Yardımcı Hizmetli kadrosu var. Sen 32 köy yönet diyeceksin. İlçe belediye ve belde belediyeler arasında da koordinasyan görevi yap diyorsun. Köydes Birliği yönetimini üstlen ve yönet diyorsun. Ama bu işler için gerekli Mühendis, tekniker ve diğer personeli atamıyorsun.

 

Son zamanlarda kamu kurumlarında çalışanlarda huzursuzluklar artmaktadır. Çalışana vefa gösterme gibi bir durum nerede ise kalmadı. Örneğin 20 yıldır bir kurumda Müdür olarak görev yapan kişiye deniyor ki, ben kurumda müdür istemiyorum. Seni şuraya gönderiyorum. İşine gelirse deniyor. Kurumlar uzmanlaşacak memurları taşraya göndereceğiz diyen zihniyetlerde var. Gene bilindiği gibi bir çok bakanlık üst düzey çalışanlarını bir gecede hepsini müşavir yaptı. Araştırmacı yaptı. Sonra içlerinden seçerek yada dışardan bir başka kişiler ile boşalan kadrolar dolduruluyor. Yaşı irlemiş memurlara nerede ise hemen emekli ol gözü ile bakılıyor.

Bize göre çalışmayan, göreveni yapmayan memur yada işçi yoktur. İşçi ve Memuru çalıştıramayan İdareci vardır. Kamu da sıkıntı varsa aklımıza şuda gelmektedir. İdareciler başarısızlıklarını memurları huzursuz etmekle, idarecileri müşavir yapmakla, yada farklı kadrolar oluşturmakla kapatmaya mı çalışıyorlar diye de aklımızdan geçmiyor değil.

Hep merak ederiz. Neden bir günde çalışanlara sorulmuyor ki, başınızdaki idarecilerdem memmunmusunuz diye.

 

Son günlerde bir moda çıktı. Uzmanlaşmaya gidiliyor deniyor. Gerçek anlamda uzmanlaşmaya gidiliyor ise eyvallah, birde uzman atanan kişiler kendini farklı görmeye başladı. Bir kurumda herkes uzman olarak atanır ise, Uzman kadrosunun memur ve yardımcı hizmetliden farkı kalmaz. Çünkü herkes uzman olursa, fotokopisini de kendi çeker, Arşivden fare yemiş dosyları da kendi çıkarır. Gerek duyulur ise çayını da kendi demler, temizliği de kendi yapar. Gerçek anlamda uzmanlık konusuna bizde katılıyoruz. Ama bitirdiği okul ile yaptığı iş arasında fark varsa bize göre bunun adı uzman olmaz.

 

Sıkıntılar çözülmeye çalışılırken, yeni sıkıntılar oluşturmadan çözümler üretilmeli, insana insanca muamele edilemlidir. Makamdaki kişi altında çalışanları köle gibi görmemelidir. Ben idareciyim ben makam sahibiyim diyerek çalışanları adam yerine koymayan, kendini çok üstün gören kişiler unutmasınlar ki bu dünyanın öbür dünyası da var. Çalışanları memmun olmayanların herhalde hesap günü işi zor olsa gerek. İşte o gün onların yerinde olmak istemeyiz.

 

Bu gün bir Anne çıkıpta ben Çocuğuma 5 TL'lik penye alamadık derse bu ayıp, Annenin değildir. İdarecileridir. Ülkeye yönetenlerin bir kez daha düşünmesi gereken bir konudur.

Lütfen ne olur. Anneler üzülmesin. Gözü yaşlı anne görmek bizleri çok üzüyor. Gözü yaşlı çocuk görmek bizleri çok üzüyor. Hani çocuklar ülkenin geleceği idi. Sayın Başbakanım lütfen artık bu ülkede fakirlikten dolayı gözü yaşlı anne olmasın. fakirlikten dolayı ağlayan çocuklar olmasın. Biz dayanamıyoruz. Siz bu durumlara dayanabiliyormusunuz?

 

 

 

Related Articles

1 Yorum

CEVAP VER

Lütfen yorumunuzu giriniz!
Lütfen isminizi buraya giriniz

1,465BeğenenlerBeğen
0TakipçilerTakip Et
19AboneAbone Ol

Çok Okunanlar