Bal tutan parmağını yalar mı? Hayır! Bal kendisinin ise yalar!?
Bal tutan parmağını yalar mı? Hayır! Bal kendisinin ise yalar!?Batıl bir söz, toplumda kişinin/kişilerin yaptığı yanlışları meşru hale getirdi. Malesef sıradanmış gibi bir hal aldı. Geçmişten bugüne kadar gelen, toplum arasında neredeyse gündelik kullanılan söz, adalet mekanizmasındaki ve yönetim kadrolarındaki insanların yolsuzluklarını, yanlışlarını ve ihanetlerini kendilerine meşru hale getirdi neredeyse.
Toplumun bu hale gelmesinin sebepleri arasında, malesef kendisinin seçtiği kişiler yanlış yaptığında bu sözü kullanır hale geldiler. Sebebi de şu, insan psikolojisinde kendisinin sahiplendiği bir kişi yanlış yaptığında hemen savunma mekanizmasının korumaya geçmesidir. Hemen koruruz veya onu haklı çıkartacak bir dal bulmaya çalışırız. Mesela toplumda yaygın olan bir sözü örnek verecek olursak “Bal tutan parmağını yalar” gibi.
Tam tersinden ele alacak olursak! Hayır asla bal tutan parmağını yalamamalı! Ancak Bal kendisinin ise yalaması gerekmektedir. Kendisinin olmayan bir şeye asla dokunmamalıdır. Allah CC. Kitabında, Hakki teslim etmekten ve riayet etmekten bahsediyor. Adaletli olun! Teraziyi ölçülü tartın! Haksızlık yapmayın! Kendi malından başkasının üzerinde hak iddia etmeyin gibi bir-çok yerde uyarıyor. Hal böyle iken insan asla yapılan yanlışı ne kendine nede bir başkasına meşru görmemeli/göremez.!
Toplum olarak böyle durumlarda hakkı söylemeli! Kim olursa olsun, kim yaparsa yapsın canımız yansa da gururumuza dokunsa da hakkı söylemekten geri durmamak gerekir. Genelde şunu düşünürüz! Acaba uyarsam bana kırılır mı küser mi? Gibi düşünceler de oluşur çoğu zaman! Kırılsın küssün elbette. Çünkü bu, kişinin kendisi için daha hayırlı olacaktır. Kişiyi yapacağı yanlıştan alıkoyacaktır. Kişinin en mükemmel dostu! Onu yanlıştan alıkoyan ve uyaranıdır.
Zariyat 55= Sen öğüt verip hatırlat. Çünkü, hatırlatmak müminlere fayda verir.
Mehmet GÜMÜŞ