B A R I Ş
Hoşça bak zatına kim,
Zübde i alemsin sen merdüm-i dide-i ekvan olan ademsin sen. (Ey İnsan, değerini iyi bil; Zira sen bu alemin özü ve kainatın göz bebeğisin) Ne güzel de demiş Şeyh Galip Öyle değil mi? Sanki Nas suresinde Rabbimizin üç kere insanlar lafzını zikretmesinin sebebini açıklamış.
Kuranı edebiyat ile tefsir etmek bu olsa gerek. İnsan Mübin-i İslam ortada olduğu halde pek nankördü. Keyfine diyecek yoktu doğrusu. Daima kazanmaktı amacı. Lakin kazandıranı bir kerecik olsun hatırlamak bile istemedi. Halbuki Rabbim ona istediği değeri vermişti. Ama onun bütün bunlara rağmen nankörlük yüzünden yemediği halt kalmadı.Allah'a teslim olmadı, barışçıl olmadı ve ebedi alemi hiç hatırına getirmedi. İslam neydi? Daha bunu idrak edemeyen insana "İslam'a, Allah'ın ipine sarıl" nasıl denebilir? İslam 3 kökten türetilir.
1 silm=barış
2 teslimiyet= Allah'a teslim olmak
3 selamet= ebedi kurtuluş.
İslam dünyada barışı\ silmi ve ahirette ebedi kurtuluşu/selameti sağlamak için Allah'a kayıtsız şartsız teslimiyet yoludur.
İslam hakikati teslim alan değil hakikate teslim olanların yoludur. Her mümin İslam'ı bütüncül bir hayat tarzı olarak uygulamak zorundadır.
Musa olmak temennisi ve onun gibi yaşamak suretiyle firavun yaşantısına kapıları kapatmaktır.
Kısacası İslam tam teslimiyet içinde tam faaliyettir…"seven sevdiğini yalnız bırakmaz" düsturuyla yola çıkıp şehrin öbür ucundan gelen bilge adamın sözünü dinlemektir. Allah'a güvenmektir İslam. Allah da El-Mümin isminin gereği, insana inanmış, güvenmiş ve ona değer vermiştir. Bütün bunlara rağmen asırlarca kan dökmüş, sayısız cinayetler işlemiş, kapitalist, adaletsiz sisteme bel bağlamış zalimdir insan. Savaş neredeyse insanlıkla eşittir. Böyle giderse yani devam edilirse çok kötü bir çığır açılacak demektir.
Derhal barış masaları kurulmazsa savaşın eşiğindeyiz gibi gözüküyor. Birtakım duygu tüccarları kendi hanelerine kar payı çıkarmak için insanların duygularını sömürüyorlar. Bazı zevat da bu tüccarlara gönüllerini kaptırmışa benziyorlar.
Uyumayalım gözlerimizi iyi açalım. Geleceğe dair kötü kokuları hissetmeye başlıyorum. Gelin bütün müslümanlar hatta insanlık olarak bir olalım barış masalarını kuralım. Yalnız kin ve nefret ile gelmeyelim. Barış masasına yumruğun sıkı gelirsen olmaz. Hem, nefretin artması insanları oyunun içine iter.
Son olarak bir ayeti kerime ile bitirmek istiyorum.[(Ey Musa) firavun azdı ona yumuşak söyle! ]Taha 43…
Tarık GÜL
